hesabın var mı? giriş yap

  • "rasim ozan kütahyalı'nın henüz görüş bildirmediği son bir kaç konu, kültür bakanlığı tarafından koruma altına alındı."

    zaytung

  • hanımın gallinari'ye;

    "aaa ne güzel yüzlü çocukmuş, türk mü bu?"

    demesinden sonra evde küçük çaplı bir kriz yaşandığını söyleyebilirim.

    tribimi yaptım hemen, şeftali soymuş getirmiş, yemiyorum.

    öyle bir maç.

  • mühendisten çok kazanan manav, doktordan çok kazanan oto al-satçı, öğretmenden çok kazanan emlakçı gülüşüdür.

  • şimdi "hayatında hiç spor yapmamış insanlar eleştirmesin!!"ciler damlar. eleştireceğiz amk, yarışı 85 kişi bitirmiş, bizimkiler neden bitirememiş? en azından finishi gör, hiç mi utanmayacaksın dönerken. maltepe sahilde isbike ile antrenman yapsaydınız keşke aq.

  • elenmemiz aslında çok da kötü olmadı. bakanlıktan uçaklar dolusu bürokrat katar gezisi yapacaktı, futbolculara sonuncu olmalarında bile 50 milyon dolar prim dağıtılacaktı...

    her hanenin 150 tl vergisi israftan döndü.

  • fransa için utanç kaynağı olan kadın.

    yani ben bir fransız olsam, kültürü ve gelişmişliğiyle övündüğüm ülkemden bu kadına %23 oy çıksa, 2. tur tahminlerinde %47 gözükse, sokağımdaki kimseye eskisi kadar içten bir şekilde bakamazdım.

    kimsenin kimseye zorla oy vermediğini düşünürsek, fransız toplumunun önemli bir kısmının faşizanlığa yatkın olduğunu kabul etmek gerekiyor. zira sadece belli bir bölgede değil, ülkenin her bölgesinde -kimi yerlerde %40'a varan oranlarla- bu kadının desteklendiği seçim sonuçlarında görülebiliyor. yalnızca 1 tane oyu olan insanlar gidip tek oylarını başkalarının hayatlarını kısıtlamaktan başka planı olmayan birine kullanmışlar.

    avrupa birliği ve nato'dan ayrılmak, euro'dan vazgeçip eski ve kendilerine özgü fransız frangını geri yürürlülüğe koymak gibi saçma sapan zırvalıklarla dolu hayallere sahip olup, daha ekolojik ve herkes için eşit bir dünya üzerine kafa yormak yerine tüm politikalarını yabancı karşıtlığı üzerine yapmak elbette sadece fransa'ya ve le pen'e özgü bir durum değil. örneğin çoğu vaadi bu kadınla birebir aynı olan almanya'daki (bkz: alternative für deutschland) partisi geçtiğimiz eylül ayında %12.5 oy aldı. bu oy oranı almanya gibi bir ülke için çok üzücü bulundu, sebebi sorgulandı. üstüne üstlük sadece birkaç bölgede dominant olan bu partinin oy oranı büyük şehirlerde %2 gibi oldukça önemsizdi. yani adamlar utanmasını bildiler.

    le pen'in oy oranının yüksekliğindeki önemli bir payı ise seçime katılım oranının düşmesi oluşturuyor. geleceğinden tedirgin olmayan ülkelerin insanları siyaseti hayatlarının bu kadar içine sokmaya ihtiyaç duymuyorlar. fakat macron'un bu döneminin sonrasında le pen'in iktidarının gelmesi gibi bir senaryoda amerika'nın çıkardığı trump canavarı gibi bir belayı başlarına sarmak istemeyeceklerdir. trump nasıl ''meksika sınırına duvar inşa edeceğiz'' diye diye gittiyse le pen de aradığı yeterli desteği bulamayacaktır benim kanaatim ve anketlerce.

    fakat tüm olay yeterli desteği bulmak mıdır, burası tartışılır. dünyaya nefret ile bürünmüş gözlerle her gördüğü şeye ''biz ve onlar'' diye bakmayan her insanın şüphesiz düşüncesi şudur ki, entrynin başında da belirttiğim gibi bu kadının mevcutta sokaktaki her 4 kişiden birinin oyunu alması, ikinci turda %47 gibi bir oranda destek bulduğu tahminlerinin dolaşması o yüzdeleri oluşturan seçmenler açısından bir utanç kaynağıdır. zira bu kadın kaybetse de bu kadının fikrini fikri kabul eden %47 olduğu yerde kalacaktır.

  • demek ki aslında saran ihaleyi kazandı. herkes iyi biliyor ki bein 10 tl daha yüksek teklif verseydi ihaleyi çoktan almıştı.

    artık nasıl nemalanıyorlarsa bir türlü bitmek bilmedi birilerinin arap sevdası.